Sağlıkta Çöküşün Sorumlusu Recep Akdağ AKP iktidarı döneminde sağlıkta şiddetin her yıl katlanarak arttığını ifade eden Şahin, “Sağlıkta şiddetin asıl gerekçesi hekimlerin meslek itibarlarının yerle bir edilmesi ve hekimlere saygının ortadan kalkmasıdır. Recep Akdağ döneminde başlatılan sağlıkta dönüşüm programının tüm hataları, hekimlere tahvil edilmekte ve sistemin tüm kabahati hekime şiddet olarak yansımaktadır. Sağlıkta dönüşüm madem o kadar iyi, neden hekimler bir bir istifa ediyor? Neden hekimlerimiz yurtdışına gidiyor? Mesleki beceri ve niteliği yüksek olan hekimlerimiz neden kamudan ayrılarak özel hastanelere gidiyorlar? Üçüncü sınıfa gelmiş tıp öğrencileri neden tıp fakültelerini bırakıyorlar, tıp öğrencileri neden uzmanlık eğitimi almak istemiyorlar? Anadolu topraklarında hekimlik AKP döneminde tarihte hiç olmadığı kadar değersizleştirilmiştir. Sırf bu yüzden hekimlerimiz, uğradıkları şiddet ve malpraktis davalarından dolayı vatandaşa gerekli muayeneyi yapmaktan çekinirken, vatandaşlarımızın birçoğu hastaneden randevu almakta zorlanıyor, tıbbi malzeme bulunamıyor ve ameliyat tarihleri aylar sonrasına veriliyor. İşte sağlıkta dönüşümden övgüyle bahseden AKP iktidarının sağlık sistemini getirdiği nokta budur. Sağlık sistemindeki bu çöküşün ve hekimlerin toplum nezdinde itibarsızlaştırılmasının en büyük sorumlusu da dönemin Sağlık Bakanı Recep Akdağ’dır.” dedi.  Sağlıkta Dönüşüm Fiyaskoyla Sonuçlandı Meclis’e belirli periyotlarla sağlıkta şiddet yasası geldiğini anımsatan Şahin şunları söyledi; “Sağlıkta şiddetle ilgili sürekli olarak yasa teklifi getirilmesi, bu işin bir türlü becerilemediğinin göstergesidir. Bu kanun teklifi de yine sağlık çalışanlarının taleplerini karşılamakta yetersiz kalmaktadır. Tüm sağlıkçıların gözü bu komisyondayken, iktidar yetkililerinin sağlık sisteminde yaşanan tüm sorunlara kulak tıkamalarını yadırgıyoruz. İster sağlıkta şiddet, ister malpraktis davaları olsun tüm sorunlar sağlıkta dönüşüm programı sonrasında sermayeleştirilen ve özel sektöre kaydırılan sağlık sistemi sonrasında gerçekleşmiştir. Sağlıkta dönüşüm tam anlamıyla bir fiyaskoyla sonuçlanmıştır.”   

Sağlıkta Çöküşün Sorumlusu Recep Akdağ

AKP iktidarı döneminde sağlıkta şiddetin her yıl katlanarak arttığını ifade eden Şahin, “Sağlıkta şiddetin asıl gerekçesi hekimlerin meslek itibarlarının yerle bir edilmesi ve hekimlere saygının ortadan kalkmasıdır. Recep Akdağ döneminde başlatılan sağlıkta dönüşüm programının tüm hataları, hekimlere tahvil edilmekte ve sistemin tüm kabahati hekime şiddet olarak yansımaktadır. Sağlıkta dönüşüm madem o kadar iyi, neden hekimler bir bir istifa ediyor? Neden hekimlerimiz yurtdışına gidiyor? Mesleki beceri ve niteliği yüksek olan hekimlerimiz neden kamudan ayrılarak özel hastanelere gidiyorlar? Üçüncü sınıfa gelmiş tıp öğrencileri neden tıp fakültelerini bırakıyorlar, tıp öğrencileri neden uzmanlık eğitimi almak istemiyorlar? Anadolu topraklarında hekimlik AKP döneminde tarihte hiç olmadığı kadar değersizleştirilmiştir. Sırf bu yüzden hekimlerimiz, uğradıkları şiddet ve malpraktis davalarından dolayı vatandaşa gerekli muayeneyi yapmaktan çekinirken, vatandaşlarımızın birçoğu hastaneden randevu almakta zorlanıyor, tıbbi malzeme bulunamıyor ve ameliyat tarihleri aylar sonrasına veriliyor. İşte sağlıkta dönüşümden övgüyle bahseden AKP iktidarının sağlık sistemini getirdiği nokta budur. Sağlık sistemindeki bu çöküşün ve hekimlerin toplum nezdinde itibarsızlaştırılmasının en büyük sorumlusu da dönemin Sağlık Bakanı Recep Akdağ’dır.” dedi. 

Sağlıkta Dönüşüm Fiyaskoyla Sonuçlandı

Meclis’e belirli periyotlarla sağlıkta şiddet yasası geldiğini anımsatan Şahin şunları söyledi; “Sağlıkta şiddetle ilgili sürekli olarak yasa teklifi getirilmesi, bu işin bir türlü becerilemediğinin göstergesidir. Bu kanun teklifi de yine sağlık çalışanlarının taleplerini karşılamakta yetersiz kalmaktadır. Tüm sağlıkçıların gözü bu komisyondayken, iktidar yetkililerinin sağlık sisteminde yaşanan tüm sorunlara kulak tıkamalarını yadırgıyoruz. İster sağlıkta şiddet, ister malpraktis davaları olsun tüm sorunlar sağlıkta dönüşüm programı sonrasında sermayeleştirilen ve özel sektöre kaydırılan sağlık sistemi sonrasında gerçekleşmiştir. Sağlıkta dönüşüm tam anlamıyla bir fiyaskoyla sonuçlanmıştır.”