Türk tarihi açısından kökenleri Milattan Önce üçüncü asra kadar dayanan ve tüm Türkistan sahasında coşkuyla kutlanan 21 Mart bayramı Edremit ilçesinde Abidin Pak Pakmaya Anadolu Lisesinin hazırladığı programla kutlandı. Edremit İlçe Millî Eğitim Müdürü Yakup Özbek, resmi kurum daire amirleri, okul müdürleri ve siyasi partilerin ilçe temsilcilerinin katıldığı törende Türk Devletlerinin bayrakları dalgalandırıldı.
Tören içerisinde Türklerin Ergenekon vadisinden çıkışını sembolize eden temsili demir dövme töreni yapıldı. Binlerce yıllık geleneğimizin tezahürü olan oyunların oynandığı törende son olarak Türk dünyasının halk oyunları gösterisi yapıldı. Törenin ardından katılımcılarla konuşan Yakup Özbek, 21 Mart Türk Dünyası ve Toplulukları Haftasına ilişkin duygularını şu sözlerle dile getirdi: “Türk dünyasında ‘Ulustın Ulu, Ulusun Ulu Günü, Ulu Kün, Ergenekon, Yeni Gün, Yengi Kün, Nartukan, Nartavan’ gibi isimlerle kutlanan Nevruz Bayramı, Türkistan’da yaşayan atalarımız için tarihi MÖ üçüncü asra kadar uzanan bir geleneğin parçasıdır. Tarihte ilk kez Çin kaynaklarında belirtilen bu bayram Türklerin 12 hayvanlı kadim takviminin yıl başlangıcına işaret etmektedir.
Türklerin küllerinden yeniden doğmasını anlatan Ergenekon destanıyla Nevruz kelimesinin etimolojik ve felsefi bağlantısı sebebiyle bu bayrama Türkistan’da Ergenekon Bayramı da denilmektedir. Ergenekon destanında dağlarla çevreli sahada mahsur kalan Türkler, bir kurdun yolbaşlığı ile ateşler yakarak demirden dağları eritmiş, yeniden cihana hâkim olmuştur. İşte bu yönüyle Ergenekon Bayramı asırlar boyunca tüm Türkistan’da kutlanmaya devam etmiştir. Anadolu’ya yerleşen Oğuzlar, Acemlerle teması neticesinde Ergenekon ismini kullanmamış, Farsça bir kelime olan Nevruz ismini kullanmaya başlamıştır. Azerbaycan ve Anadolu’da bu ismin kullanılma gerekçesi budur.
Nevruz doğanın uyanışını, insanlığın sıkıntılarından kurtuluşunu, huzura erişmesini sembolize eder. Bu yönüyle insanlar için umut demektir. Nevruz bayramının başta Türk milleti olmak üzere tüm insanlığa sağlık, huzur ve mutluluk getirmesini temenni ediyorum.”
Tören içerisinde Türklerin Ergenekon vadisinden çıkışını sembolize eden temsili demir dövme töreni yapıldı. Binlerce yıllık geleneğimizin tezahürü olan oyunların oynandığı törende son olarak Türk dünyasının halk oyunları gösterisi yapıldı. Törenin ardından katılımcılarla konuşan Yakup Özbek, 21 Mart Türk Dünyası ve Toplulukları Haftasına ilişkin duygularını şu sözlerle dile getirdi: “Türk dünyasında ‘Ulustın Ulu, Ulusun Ulu Günü, Ulu Kün, Ergenekon, Yeni Gün, Yengi Kün, Nartukan, Nartavan’ gibi isimlerle kutlanan Nevruz Bayramı, Türkistan’da yaşayan atalarımız için tarihi MÖ üçüncü asra kadar uzanan bir geleneğin parçasıdır. Tarihte ilk kez Çin kaynaklarında belirtilen bu bayram Türklerin 12 hayvanlı kadim takviminin yıl başlangıcına işaret etmektedir.
Türklerin küllerinden yeniden doğmasını anlatan Ergenekon destanıyla Nevruz kelimesinin etimolojik ve felsefi bağlantısı sebebiyle bu bayrama Türkistan’da Ergenekon Bayramı da denilmektedir. Ergenekon destanında dağlarla çevreli sahada mahsur kalan Türkler, bir kurdun yolbaşlığı ile ateşler yakarak demirden dağları eritmiş, yeniden cihana hâkim olmuştur. İşte bu yönüyle Ergenekon Bayramı asırlar boyunca tüm Türkistan’da kutlanmaya devam etmiştir. Anadolu’ya yerleşen Oğuzlar, Acemlerle teması neticesinde Ergenekon ismini kullanmamış, Farsça bir kelime olan Nevruz ismini kullanmaya başlamıştır. Azerbaycan ve Anadolu’da bu ismin kullanılma gerekçesi budur.
Nevruz doğanın uyanışını, insanlığın sıkıntılarından kurtuluşunu, huzura erişmesini sembolize eder. Bu yönüyle insanlar için umut demektir. Nevruz bayramının başta Türk milleti olmak üzere tüm insanlığa sağlık, huzur ve mutluluk getirmesini temenni ediyorum.”
