Adamızın Balıklı, Tuzla, Harmanlı, Poyrazlı ve Paşalimanı Mahalle sakinleri ile sohbet ederken aktarılan sorunlarımızı not alıyorduk ki küçük İdil, insiyatifi eline alarak tüm ada sakinlerine tercüman oldu. Vatandaşlarımız daha önce de defalarca ‘sigara kağıtlarına’ yazılan ve unutulan notlardan bahsettiği  sırada, küçük İdil, bir kağıda hazırlamış olduğu ‘İstek ve İhtiyaç listesi’ ile yanımıza geldi. İlk öğretim sıralarında arkadaşlarıyla doya doya eğlenmesi gereken küçük kızımız, İdil Övsene’nin çocukluğunu yaşamak yerine ülke sorunlarını dertlenmesine mi yoksa ülkemizin bu durumda olmasına mı üzülelim biz de bilemedik. Bir dosya kağıdında el yazısı ile, ‘Bizim geleceğimiz için ne yapacaksınız?’, ’Sıkıntılarımız ne zaman çözülebilir?’ sorularını gören Özlem Ural, kağıdı eline alıp, dinleyicilerden gelen en zor sorunun elinde olduğunu ifade etti ve Biz sizlere imkanları sunacağız, Sizler de hayallerinizi gerçekleştireceksiniz. Tıpkı 16 yaşında Atlantik Okyanusu geçen İdil Bayar kızımız gibi. Özlem URAL, tüm ada ziyaretinde bir an olsun İdil ‘i yanından ayırmadı konuşma yapmasını, sorunlarını anlatmasını ve ada halkının tercümanı olmasını istedi. İdil’in kendisi küçük olsa da dertlerimiz ortak gibi gözüküyor. Özlem Ural, ada ziyaretinden sonra içine düştüğü girdabı aşağıdaki sorular ve duygularla anlatmaya çalıştı. Sağlık hizmetlerinde yaşanan sorunlardan, postane hizmetlerine, eğitim eksikliğinden, ulaşımda yaşanan sıkıntılara, imar, yakıt temini, itfaiye eksikliği gibi birçok temel sorunun farkında olması bir kez daha kendimizi sorgulamamıza neden oldu.  Çocuklarımızın artık çocukluklarını bile yaşayamadan ülkemizin sorunları içinde boğulup kaybolmasının önüne nasıl geçebiliriz? Ülkemizin bu duruma gelmesini engelleyememiş olmanın burukluğu ile onlara İYİ bir gelecek hazırlamanın telaşı içinde umut ve endişenin harmanlandığı yeni bir duyguyu keşfettik! Ülkelerin uyguladığı politikaların, insanların kaderini, insanların da dünyanın kaderini değiştirdiğinin farkında olmayan yüzeysel, sorumsuz ve vizyonsuz siyasetçilerin kenedine gelebilmesi için ne yapmalıyız? Her fırsatta çocuklarımız ve gençlerimizin, geleceğimiz olduğu, yaptığımız her şeyin onlar için olduğu ifade edilse de artık kendi çıkar ve menfaatlerimiz için yaptığımız hatalara kılıf uydurmaktan vazgeçerek gerçek adımlar atılmasının zamanı geldi de geçiyor bile. Geleceğimizin tehlike altında olduğunu sözde değil özde anlamazsak sonuçlarını tahmin bile edemeyeceğimiz bir yıkım bizi bekliyor. Şehrimizin neresine gidersek gidelim insanımızın sıkıntılar içinde, gençlerimizin de gelecek kaygısıyla boğulmak üzere olduğunu görüyoruz. Mevcut yönetimlerden umutlarını yitirmiş olan vatandaşımız çözüm mercii olarak bizleri görüyor. Artık anlıyoruz ki! ‘Millet Bizi Çağırıyor’ ‘Balıkesir İYİ Olacak’ ‘Türkiye İYİ Olacak’

Adamızın Balıklı, Tuzla, Harmanlı, Poyrazlı ve Paşalimanı Mahalle sakinleri ile sohbet ederken aktarılan sorunlarımızı not alıyorduk ki küçük İdil, insiyatifi eline alarak tüm ada sakinlerine tercüman oldu. Vatandaşlarımız daha önce de defalarca ‘sigara kağıtlarına’ yazılan ve unutulan notlardan bahsettiği  sırada, küçük İdil, bir kağıda hazırlamış olduğu ‘İstek ve İhtiyaç listesi’ ile yanımıza geldi. İlk öğretim sıralarında arkadaşlarıyla doya doya eğlenmesi gereken küçük kızımız, İdil Övsene’nin çocukluğunu yaşamak yerine ülke sorunlarını dertlenmesine mi yoksa ülkemizin bu durumda olmasına mı üzülelim biz de bilemedik.

Bir dosya kağıdında el yazısı ile, ‘Bizim geleceğimiz için ne yapacaksınız?’, ’Sıkıntılarımız ne zaman çözülebilir?’ sorularını gören Özlem Ural, kağıdı eline alıp, dinleyicilerden gelen en zor sorunun elinde olduğunu ifade etti ve Biz sizlere imkanları sunacağız, Sizler de hayallerinizi gerçekleştireceksiniz. Tıpkı 16 yaşında Atlantik Okyanusu geçen İdil Bayar kızımız gibi. Özlem URAL, tüm ada ziyaretinde bir an olsun İdil ‘i yanından ayırmadı konuşma yapmasını, sorunlarını anlatmasını ve ada halkının tercümanı olmasını istedi.

İdil’in kendisi küçük olsa da dertlerimiz ortak gibi gözüküyor.

Özlem Ural, ada ziyaretinden sonra içine düştüğü girdabı aşağıdaki sorular ve duygularla anlatmaya çalıştı.

Sağlık hizmetlerinde yaşanan sorunlardan, postane hizmetlerine, eğitim eksikliğinden, ulaşımda yaşanan sıkıntılara, imar, yakıt temini, itfaiye eksikliği gibi birçok temel sorunun farkında olması bir kez daha kendimizi sorgulamamıza neden oldu.  Çocuklarımızın artık çocukluklarını bile yaşayamadan ülkemizin sorunları içinde boğulup kaybolmasının önüne nasıl geçebiliriz? Ülkemizin bu duruma gelmesini engelleyememiş olmanın burukluğu ile onlara İYİ bir gelecek hazırlamanın telaşı içinde umut ve endişenin harmanlandığı yeni bir duyguyu keşfettik! Ülkelerin uyguladığı politikaların, insanların kaderini, insanların da dünyanın kaderini değiştirdiğinin farkında olmayan yüzeysel, sorumsuz ve vizyonsuz siyasetçilerin kenedine gelebilmesi için ne yapmalıyız?

Her fırsatta çocuklarımız ve gençlerimizin, geleceğimiz olduğu, yaptığımız her şeyin onlar için olduğu ifade edilse de artık kendi çıkar ve menfaatlerimiz için yaptığımız hatalara kılıf uydurmaktan vazgeçerek gerçek adımlar atılmasının zamanı geldi de geçiyor bile. Geleceğimizin tehlike altında olduğunu sözde değil özde anlamazsak sonuçlarını tahmin bile edemeyeceğimiz bir yıkım bizi bekliyor.

Şehrimizin neresine gidersek gidelim insanımızın sıkıntılar içinde, gençlerimizin de gelecek kaygısıyla boğulmak üzere olduğunu görüyoruz. Mevcut yönetimlerden umutlarını yitirmiş olan vatandaşımız çözüm mercii olarak bizleri görüyor.

Artık anlıyoruz ki!

‘Millet Bizi Çağırıyor’

‘Balıkesir İYİ Olacak’

‘Türkiye İYİ Olacak’